30 Mart 2018 Cuma

Yağ Satarım Bal Satarım


Derin bir nefes al şimdi
Ve düşün.
Sevgimizi nerede kaybettik?
Nefretten, kibirden, gözyaşından(...) beslenmeye ne zaman ve nasıl başladık?
Acaba en başta, ta en başında sevgisizdikte ; "sevgi oyunu" mu oynuyorduk?
Portakalı soydum başucuma koydum. Ben bir yalan uy-dur-dum!

Üç
İki
Bir
Tıp!

Bu oyunu kim bozdu peki?
Mızıkçılık yapan kim?

Haydi gel, biraz daha düşünelim, tüm renkleri.. Hepsini! Siyahından pembesine; beyazından moruna.. Hepsini. Kendi renklerini düşün, onları hissetmeye çalış.. Toplumunun renklerini düşün.. Bir skala da nasılda uyum halinde beyaza çaldığınızı anımsa. Işıksızlığın yarattığı siyahı anımsa. Ama unutma siyahında bir renk olduğunu. Ama fark et artık; ışığı kapatanlar mızıkçılık yapanlar. Bir ışık süzmesindeki kendi yerini hatırla. O yere, o renge; o rengin sen de yarattığı hisse inan. Seni zorla karanlığa, ışıksızlığa itenlere değil; gerekirse kendi siyahına inan. 

Duma duma dum!
Kırmızı mum!

Açık mavi!!!!!
...
İSTOP!

Renksizliğe itildiğin değil; özgürce renk seçimi yaptığın günlere dön şimdi.
O topu yakalama heyecanını hatırla. 
Hızla açık mavi rengini arayışını; ona kavuşma heyecanını her adımda artan kalp atışını hatırla. 
‘Zor renk seçmeliyim’ uyanıklığını hatırla.

Fildişi!!!!
...
...
İSTOP!
Fildişi renkli ceketiyle kaldırımda yürüyen kadının ceketini tutuşunu anımsa. O tutkuyu, o heyecanı yeniden içinde yarat.

Renkler.
Bütün renkler..
Kendindeki, toplumdaki bütün renkleri sevdiğini anımsa. 
Renk seçebilme hürriyetinin mutluluğunu hatırla.
Bisikletinle sinek ilacı arabasının arkasına takılmanı; bayram haçlığını alır almaz harcayışını, ağzını leblebi tozu ile doldurup boğulmayı göze alıp ıslık çalmaya çalışmanı ne bileyim; fırından aldığın sıcak ekmeyi daha eve gelene kadar arkadaşlarınla ellerinizi üfleye üfleye yediğinizi, sonra evdekilerden azarı yiyip fırına yeniden can havliyle koşuşunu hatırla..

Ya gerçekten çok iyi oyunculardık biz ya da sevgisiz değildik.
Sevgiyi hatırla! 
Bir somun ekmeği bölüştüren, kahkalarlar sizi bir yapan, kalp atışlarını hızlandıran o sevgiyi.. 
Çünkü;
Sevmek, sevgiyi hatırlamak renklerden geçecek.
Sevgiyi hatırlayamıyorsan bile sana bir tüyo renkleri hatırla.
Renksizliğe itilmişliğinden kurtul! Işığa yönel. Boyun eğme diktalara. Yeteri kadar kalmadın mı karanlıkta?
Maviysen, sarıyı oynama. Ama turuncu olmayı da isteme. Hep mavi kal, mesela.


Dolapta pekmez, yala yala bilmez.
Ayşecik cik cik cik
Fatmacık cık cık cık
Sen bu oyundan çık, pis çocuk!